www.halkintakimi.com fanzinidir

26 Ağustos 2009 Çarşamba

Kapak konusu /Erkan GOLOĞLU

















YAKINDAN KUMANDA
Erkan GOLOĞLU

Halkın Takımı

Bizim nesil solcuların futbol sevgisi, tamamıyla illegalite üzerine kurulmuştur. 70’li yıllardan söz ediyorum. Futbolla bir tür yasak aşk yaşardık. Sadece çok yakın arkadaşlar birbirlerinin tuttuğu takımı bilir, ama pazartesi sabahlarına ‘haftanın kritiği’ni taşımaya cesaret edemezdik. Ne de olsa futbol, din gibi halkın afyonuydu.

Amatör kümede Çalışkanlar’ın hiç bir maçını kaçırmayan Taci, işçi gençlikten bir çocuktu. Her ikisinin de tadını bildiğinden olsa gerek, “Harbiden de futbol, afyon gibi Erkan ağbi” diyordu.

Gerçi hayat da doğrusu, hem çok hızlı, hem de çok farklı mecralarda akmaktaydı. Futbol, hayatı ve dünyayı değiştirmeye çalışırken, zaman ve zemin olarak oynamaya müsait değildi. Yalandan dolandan bahar turnuvaları filan bazen düzenlenirdi ama, o da örgütlemenin aracı olarak...

Bu heyecanın su yüzüne çıkmasına vesile olan şey, ne yazık ki 12 Eylül oldu. Hem içerde, hem de dışarda bizim nesil ufaktan ufağa taraftarlığını hatırlamaya başladı. Gizli buluşmalar yerini, orta yerde sarılıp öpüşmelere bıraktı. Zaman zaman, teşkilatın ağır ağbilerini kızdıracak kadar “Seviyorum ulan var mı ötesi” durumlarına da şahit olduk ama bunlar bile hoşgörüyle karşılandı. Her şeyde olduğu gibi bu mevzuda da kısa zamanda açıklarımızı kapatarak, diplomasız teknik direktör olacak kadar kendimizi geliştirdik.

Fazla malumatfuruşluk yapmayayım. Meraklısı, İletişim Yayınları’ndan çıkan ‘Futbol ve Kültürü’ kitabında, Adnan Bostancıoğlu’nun ‘Futbol ve Solculuk’ yazısını bilhassa okusun.

Bu kadar lafı, 1 Mayıs’ta Taksim Alanı’nda açılan bir pankartı gördüğüm
için ettim. 32 yıl sonra, ‘makul azınlık’la girilen alanda ‘Halkın Takımı’ pankartını açanlara gönülden selam etmek için, hatıralarımı da yardıma çağırmam gerekti.

Halkın Takımı, Beşiktaşlı bir taraftar grubu. Aynı adla çıkardıkları bir dergi var. Şahsen keyif alarak okuduğum bir dergi. Ayrıca internette forum sayfalarını da takip edebilirsiniz.

Ama bu 1 Mayıs’ta yaptıkları, hat-trick ötesidir. Her birimizin futbolu sevmeye başladığı o güzel günlere vefalı olmak, ancak bu kadar iyi anlatılabilirdi. Taraftar olmanın, hayata taraf olmak, hayatın hafızasına sahip çıkmak, en önemlisi vicdan sahibi olmak anlamına geldiğini bize gösterdiler.
Takımları şampiyon olsun olmasın, bu sezonun şampiyonu, tartışmasız Halkın Takımı’dır. Hem de açık ara!

(5 Mayıs 2009- RADİKAL)

Hiç yorum yok:

Biz kimiz?

Biz, büyük olmayı "çok" olmak, önüne her geleni ezebilmek, görgüsüz hezeyanlarını tatmin için herşeyin ve herkesin alınıp satılabildiği ortamları yaratıp sonra da oradan beslenmek olan ve tapınılası tek değeri sadece ve sadece "güç" olarak görenlerin yer aldığı tribünün tam karşısında, Eto'o ların,Pluton'ların,Pakistan'lı bebelerin, Irak'lı dedelerin, Latin Amerika'lı işçilerin,siyahların-beyazların,kızılderililerin-eskimoların-çingenelerin,pazar malı ucuz beyaz pamuklusunun üzerine siyah şeritler diktirerek mahalle maçına çıkan veletlerin, o ucuz formayı o velete etiketini koymadan diken komşu teyzenin, topumuzu bize bedeli ruz-ı mahşerde ödenecek bir "borç" karşılığı veren bakkal amcanın, sözün özü "Halkın Takımı" yız.

İzleyiciler

online ziyaretçiler

Halkın Takımı Dergisi 1. sayı

Halkın Takımı Dergisi 1. sayı
Mayıs-2008

Halkın Takımı Dergisi 2. sayı

Halkın Takımı Dergisi 2. sayı
Temmuz-2008

Halkın Takımı Dergisi 3. sayı

Halkın Takımı Dergisi 3. sayı
Eylül-2008

Halkın Takımı Dergisi 4. sayı

Halkın Takımı Dergisi 4. sayı
Kasım-2008

Halkın Takımı Dergisi 5. Sayı

Halkın Takımı Dergisi 5. Sayı
Mart/2009
Web Stats