www.halkintakimi.com fanzinidir

23 Şubat 2009 Pazartesi

Satranç.../Aykut İlker METE

Satranç sporunun kuralları ile ilgili yanlış bilgilenmelerin olduğuna lokal turnuvalarda ve okullarda şahit oluyorum. Bu durumun en çarpıcı örneği ise içinde sayı içeren kurallar. Ne demek istiyorum? Sizde duymuşunuzdur. Tek şah kaldığı zaman karşı taraf …… hamle de mat yapmak zorundadır. Genelde 16, 24 ve 32 gibi cevaplar duyarsınız. Peki nedir bu kuralın doğrusu? İşte bu sayıda kısaca bu durumu açıklamak istiyorum.

FIDE Kurallarında bu konuyla ilgili olan maddelerin ilgili bölümlerini aşağıya aktarıyorum;

“…………………..
Madde 9: Berabere Biten Oyun
9.2. Hamlede olan oyuncunun talebi üzerine, eğer aynı konum tahta üzerinde en az üç defa aşağıdaki şekillerde oluşmuşsa (peş peşe hamle tekrarı ile oluşması gerekmez) oyun berabere olur.

a) eğer oyuncu notasyon kağıdına (hamle yazma kağıdı) önce hamlesini yazmış, hakeme bu hamleyi yapacağını bildirmiş ve bu hamle ile aynı konum oluşacaksa, ya da

b) son yapılan hamle ile ortaya çıkan konum tekrarlanıyor ve sıradaki oyuncu beraberlik talebinde bulunuyorsa.
…………………
9.3. Hamlede olan oyuncunun talebi üzerine, aşağıdaki durumlardan biri oluşmuşsa oyun berabere biter.

a) hamlesini kağıdına yazmış, hakeme bu hamleyi yapacağını bildirmiş ve bu hamle ile, her iki taraf da son 50 hamleyi piyon sürmeden ve taş almadan geçirmiş olacaksa, ya da

b) son 50 hamle içinde her iki taraf da piyon sürmemiş ve taş almamış ise
……………………“
Yukarıdaki satırlardan da anlaşılacağı gibi satranç sporunda sadece 3 ve 50 sayılarını içeren kurallar vardır. Dolayısıyla anlattığımız kuralla ilgili bir örnek verecek olursak; beyazın şahı var, siyahın ise şahı ve kalesi var. İşte bu



durumda madde 9.3’e göre iki tarafında piyon hamlesi yapma şansı olmadığına ve siyah kalesini vermeyeceğine bir başka deyişle taş alınmayacağına göre siyahın 50 hamle içinde beyazı mat etmesi gerekmektedir. Aksi takdirde beyazın hakemden berberlik isteme hakkı doğar.

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
** 1861'deki Anderssen - Kolisch karşılaşması zaman sınırlı ilk maç olmuştur. Kum saati, her iki oyuncunun da 2 saat içinde 24 hamle yapmasını sağlamıştır.

** 1895 yılında İsviçre Zürih'te yapılan turnuvada "İsviçre Sistemi" denilen eşlendirme sistemi ilk kez kullanılmıştır.

** İlk satranç dergisi "Le Palmede", La Bourdonnais tarafından 1836 yılında kurulmuştur. Derginin ismi eski Yunanlı ve efsaneleşmiş satranç mucitlerinden biri olan Palamades'ten gelir.

** Alman Dr. Emanuel Lasker, 26 sene 337 gün ile dünya şampiyonluğu unvanını en uzun süre koruyan satranç sporcusudur.

** 1975 yılında İlhan Onat ve Nevzat Süer, 1986 yılında Turhan Yılmaz, 1988 yılında Suat Atalık Uluslararası Usta (IM) ünvanını elde eden sporcular oldular. 1993 yılında ise Suat Atalık Büyükusta (GM) ünvanı aldı.

SATRANÇLA İLGİLİ LİNKLER :
Bu sayıda yabancı satranç sitelerinden bazılarının adreslerini vermek istiyorum.
>>> Uluslararası Satranç Federasyonu (FIDE)’nun Almanya’nın Berlin şehrinde bulunan Antrenörlük Akademisinin resmi internet sitesi : www.fide-trainer-academy.com
>>> The Week in Chess isimli önemli turnuvaların haber ve oyunlarına ulaşabileceğiniz bir internet sitesi : www.chesscenter.com/twic/twic.html
>>> Satrançla ilgili her türlü bilgiyi içeren önemli bir internet sitesi : www.chessbase.com

SÖZÜN ÖZÜ :
"Satranç hakkında, hayat için çok uzun olduğu söylenir ama bu satrancın değil, hayatın kusurudur."
Satranç sporu ile ilgili soru ve görüşleriniz için e-posta adresim :
aykutilkermete@gmail.com

Hiç yorum yok:

Biz kimiz?

Biz, büyük olmayı "çok" olmak, önüne her geleni ezebilmek, görgüsüz hezeyanlarını tatmin için herşeyin ve herkesin alınıp satılabildiği ortamları yaratıp sonra da oradan beslenmek olan ve tapınılası tek değeri sadece ve sadece "güç" olarak görenlerin yer aldığı tribünün tam karşısında, Eto'o ların,Pluton'ların,Pakistan'lı bebelerin, Irak'lı dedelerin, Latin Amerika'lı işçilerin,siyahların-beyazların,kızılderililerin-eskimoların-çingenelerin,pazar malı ucuz beyaz pamuklusunun üzerine siyah şeritler diktirerek mahalle maçına çıkan veletlerin, o ucuz formayı o velete etiketini koymadan diken komşu teyzenin, topumuzu bize bedeli ruz-ı mahşerde ödenecek bir "borç" karşılığı veren bakkal amcanın, sözün özü "Halkın Takımı" yız.

İzleyiciler

online ziyaretçiler

Halkın Takımı Dergisi 1. sayı

Halkın Takımı Dergisi 1. sayı
Mayıs-2008

Halkın Takımı Dergisi 2. sayı

Halkın Takımı Dergisi 2. sayı
Temmuz-2008

Halkın Takımı Dergisi 3. sayı

Halkın Takımı Dergisi 3. sayı
Eylül-2008

Halkın Takımı Dergisi 4. sayı

Halkın Takımı Dergisi 4. sayı
Kasım-2008

Halkın Takımı Dergisi 5. Sayı

Halkın Takımı Dergisi 5. Sayı
Mart/2009
Web Stats