dünyanın dışına çıkaran bir esriklik duygusu uyandırır dinleyenlerde...
Dünya üzerinde bu derece acıklı, yürek kanatan, yaralayıcı bir sesi çıkaran ikinci bir müzik enstrümanı olduğunu zannetmiyorum. Erhudan yükselen nağmeleri duyduğunuz andan itibaren, bulunduğunuz yerde kalamazsınız asla. Geçmiş, gelecek, yaşanmışlıklar yaşan(a)mamışlıklar, hayallerle yüklü düşüncelerin okyanusuna salmıştır çünkü daha ilk tınısından kelli erhu sizi...
En neşeli,mutluluk hislerini yansıtıcı iddiasında olan melodiler dahi yumuşayarak, hafif bir melankoli ile harmanlanarak ulaşır erhudan kulaklara...
İşte İnegölspor tribünleri, erhunun sarhoşluğundan kurtulamamıştır asla. Beklentiler, şehrin ve kulübün potansiyeli; yönetici durumunda bulunanların hedeflerinden yukarıda olmuştur her zaman.
İnegölspor tribünleri yıllarca, bulundukları ligin üzeri kalitede topçuları izlemiştir. Bu oyuncular ise yönetim basiretsizlikleri nedeniyle hep üst liglere yol almışlar fakat takım daima altlarda debelenmeye mahkum olmuştur. Örneğin şu an Süper Lig'de boy gösteren Umut Bulut, Ayhan Akman, İsmail Güldüren, Gökhan Güleç, İbrahim Dağaşan, Metin Akan, Şener Aşkaroğlu ve bunların haricinde ondan fazla topçu İnegöl İlçe Stadı'ndan parlattılar yıldızlarını ilk olarak.
Bunlara gol krallıkları yaşamış Okan Yılmaz ve daha bir çok TFF 1.Lig ve eski Süper Lig topçusunu eklersek, sadece son 10 yıl içinde İnegölspor'un kaybettiği değerleri belki anlatabiliriz.
Bu durum da coşkunluk-durgunluk, büyük sevinçler-hüzünler, zafer sarhoşlukları-hep bir
yerlere gelip, ileriye gidememeden doğan hayal kırıklıklarını iç içe yaşatmıştır İnegölspor taraftarlarına.
Erhudan yükselen iç burkuntusu-coşkunluk tınılarının kucaklaşması emsali duygular yaşar İnegölspor seyircisi.
İşte, eğer bir gün İnegölspor Marşı yazılacaksa, bu mutlaka erhu ile dile getirilmeli. İnegölspor taraftarının yaşadığı hayal kırıklıklarını başka hiç bir insan icadı erhu kadar bire bir dillendiremez çünkü...
Dünya üzerinde bu derece acıklı, yürek kanatan, yaralayıcı bir sesi çıkaran ikinci bir müzik enstrümanı olduğunu zannetmiyorum. Erhudan yükselen nağmeleri duyduğunuz andan itibaren, bulunduğunuz yerde kalamazsınız asla. Geçmiş, gelecek, yaşanmışlıklar yaşan(a)mamışlıklar, hayallerle yüklü düşüncelerin okyanusuna salmıştır çünkü daha ilk tınısından kelli erhu sizi...
En neşeli,mutluluk hislerini yansıtıcı iddiasında olan melodiler dahi yumuşayarak, hafif bir melankoli ile harmanlanarak ulaşır erhudan kulaklara...
İşte İnegölspor tribünleri, erhunun sarhoşluğundan kurtulamamıştır asla. Beklentiler, şehrin ve kulübün potansiyeli; yönetici durumunda bulunanların hedeflerinden yukarıda olmuştur her zaman.
İnegölspor tribünleri yıllarca, bulundukları ligin üzeri kalitede topçuları izlemiştir. Bu oyuncular ise yönetim basiretsizlikleri nedeniyle hep üst liglere yol almışlar fakat takım daima altlarda debelenmeye mahkum olmuştur. Örneğin şu an Süper Lig'de boy gösteren Umut Bulut, Ayhan Akman, İsmail Güldüren, Gökhan Güleç, İbrahim Dağaşan, Metin Akan, Şener Aşkaroğlu ve bunların haricinde ondan fazla topçu İnegöl İlçe Stadı'ndan parlattılar yıldızlarını ilk olarak.
Bunlara gol krallıkları yaşamış Okan Yılmaz ve daha bir çok TFF 1.Lig ve eski Süper Lig topçusunu eklersek, sadece son 10 yıl içinde İnegölspor'un kaybettiği değerleri belki anlatabiliriz.
Bu durum da coşkunluk-durgunluk, büyük sevinçler-hüzünler, zafer sarhoşlukları-hep bir
yerlere gelip, ileriye gidememeden doğan hayal kırıklıklarını iç içe yaşatmıştır İnegölspor taraftarlarına.
Erhudan yükselen iç burkuntusu-coşkunluk tınılarının kucaklaşması emsali duygular yaşar İnegölspor seyircisi.
İşte, eğer bir gün İnegölspor Marşı yazılacaksa, bu mutlaka erhu ile dile getirilmeli. İnegölspor taraftarının yaşadığı hayal kırıklıklarını başka hiç bir insan icadı erhu kadar bire bir dillendiremez çünkü...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder